ilk kez 9 kasımda bahsettiğim Grinderman albümü resmi olarak 5 martta yayınlanacakmış ama internetin gözü kör olsun albümü hatim ettik bile (sarper'e de teşekkürler tabi ki).
Öncelikle herşeyi bir tarafa bırakıp şu yandaki resme bir bakalım. Neler düşünüyorsunuz Grinderman'la ilgili? Tam da düşündüğünüz gibi işte. Sert, bandır bangır, cayır cayır, gırla küfür ve ne kadar sert ton varsa hepsi var albümde. Bir baş yapıt olduğunu söylemek zor. Her an dinlenebilecek birşey de değil ama tam olarak imajlarına uygun bir albüm.
Deplasmana giden taraftarın rakip taraftarı korkutmak için söylediği marş havasındaki açılış şarkısı "get it on" albümün en sağlam işlerinin başında geliyor. "No pussy blues"da ise içki içerken muhabbete tutuşmuş Nick Cave ve bir kısım Bad Seed'i dinliyoruz. Şarkının ortasındaki alkol alımını farketmek mümkün. Zira oldukça sesli. Bardan da muhtemelen kavga ederek çıkıyorlar zaten. Çıngıraklı yılan sesleri eşliğindeki 4 numara "grinderman" o şapkaları, kalın kemerleri açıklamak babında dikkate değerken "depth charge ethel" gitarlarıyla dikkati kendiliğinden topluyor. Herşey paldır küldür giderken "man in the moon"un araya neden sıkıştırıldığını anlayamadım ama. neyse.
Eğer hakkında yazı falan yazmayacaksanız sonuna kadar bir kerede gidilmekten pek hoşlanılacağını sanmıyorum. Gerçekten zor bir albüm. Sabahları otobüste hiç çekilmiyor mesela. Yorgun olmadığınız geceler için ideal bence. Ama o geceler için başka planlarınız varsa "bir kerede bitirmeye çalışma" notuyla beraber arşivde Nick Cave dosyasına ya da G klasörüne atılacaktır.
no pussy blues
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder